SAĞLIK TURİZMİNE YÖNELİK SON YILLARDA ARTAN TALEPLER KARŞISINDA HAREKETE GEÇEN SAĞLIK BAKANLIĞI KURDUĞU YENİ BİR BİRİMLE SEFERBERLİK İLAN ETTİ 2015 YILINDA 1 MİLYON YABANCI HASTAYA TEDAVİ HİZMETİ VERMEYİ HEDEFLEYEN BAKANLIK BU SAYEDE 10 MİLYAR DOLAR GELİR BEKLİYOR ANKARA (A.A) – 30.06.2010 –
Sağlık turizmine yönelik son yıllarda Türkiye’ye gelen hasta sayısında yaşanan artış Sağlık Bakanlığı’nı harekete geçirdi. Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın talimatıyla kurulan yeni bir birim, Türkiye’yi sağlık turizminde Avrupa ve Orda Doğu’nun en önemli merkezi yapmak için seferberlik ilan etti. Avrupa ve Orta Doğu’dan Türkiye’ye gelen hasta sayısını artırmak için Sağlık Bakanlığı’na bağlı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü bünyesinde ”Sağlık Turizmi Birimi” kuruldu. Öncelikle dünyada sağlık turizmine yönelik hayata geçirilen uygulamalar ve projeleri mercek altına alan bakanlık, ilk olarak bu alandaki mevzuat ve yasal boşlukları doldurmak için çalışma başlattı. Öncelikle sağlık kurumları, seyahat acentaları ve turizm sektörlerini biraraya getirme hedefindeki birim, sivil toplum örgütlerini de bu organizasyon içinde aktif hale getirme amacında. Yabancı hastaların ağırlıklı olarak organ nakli, kalp ve göz ameliyatı, saç ekimi, estetik cerrahi ve kaplıca tedavisi için Türkiye’yi tercih ettiğini belirleyen yetkililer, ayrıca kardiyovasküler cerrahi (kalp ve damar) olarak adlandırılan bypass ameliyatı, kök hücre ve check-up tedavileri için de yoğun bir olduğunu tespit etti. Yurt dışından en çok talebin yaşlı bakımı ve termal turizm konusunda Danimarka, Norveç ve İsveç’ten geldiği, medikal tedaviler için de İngiltere ve Hollanda vatandaşlarının Türkiye’nin kapısını çaldığı ortaya çıktı. Orta Doğu ülkelerinden gelen turistlerin de termal tesisler ve SPA tedavisi için kaplıca merkezlerinin yolunu tuttuğunu belirten yetkililer, özellikle göz tedavisi ve estetik cerrahi ile saç ekimi konusunda Türkiye’nin önemli mesafe aldığını kaydetti. Türkiye’de kullanılan son teknoloji ve uygun fiyatların, Türkiye’nin tercih edilmesinde büyük rol oynadığını aktaran yetkililer, tedavi için gelenlerin aynı zamanda tatil yapıp ülkelerine döneceklerine dikkati çekti. Hastanelerin sahip olduğu kapasiteyi turizm sektörünün gücüyle birleştirme amacıyla hereket eden Sağlık Bakanlığı bu amaçla ”4 mevsim tatil” sloganıyla hazırladığı projeyi Kültür ve Turizm Bakanlığı ile hayata geçirmeyi planlıyor. Bu proje kapsamında ulaşım, transferler, konaklama, şehir turları, rehberlik, tedavi ve ilaç gibi hizmetleri kapsayan paket programlar hazırlanacağını belirten yetkililer, Türkiye’deki tüm dinamiklerin harekete geçirilmesiyle birlikte 5 yıl içinde elde edilecek gelirin 10 milyar doları bulacağını bildirdi.
O-RTA DOĞU’DA TÜRKİYE’NİN EN YAKIN RAKİBİ ÜRDÜN- Orta Asya ülkeleri arasında Ürdün’ün sağlık turizmi geliri yılda 1 milyar doları buluyor. Bu nedenle sağlık turizmi Ürdün ekonomisinin en önemli bir yer tutuyor. Ürdün Özel Hastaneler Birliği’nin (PHA) araştırmasına göre, 48 ülkeden toplam 210 bin hasta 2008 yılında Ürdün’den tedavi hizmeti aldı. Bu sayı 2007’de 190 bin hasta idi. Ürdün, gelecekteki 5 yıl içinde yılda 300 bin sağlık turistini ağırlamak ve yıllık gelirini 1.5 milyar dolara çıkarmayı planlıyor. Sadece Amman’da sağlık turizmi yüzde 10 oranında artış gösteriyor. Ürdün hastanelerine gelen hastaların bir çoğu Arap olmakla beraber, 10. sırada ABD ve 13. sırada İngiltere yer alıyor. Açık kalp ameliyatı ABD’de 140 bin ila 160 bin dolar arasında iken Ürdün 16 bin dolar ile pazara hakim oluyor. Aynı operasyonun Türkiye’deki hastanelerde fiyatı Ürdün’ün de altında bulunuyor. Ürdün’deki 60 özel sağlık kuruluşundan 4 tanesi sağlık endüstrisinde uluslararası akreditasyonda ”altın standart” olarak benimsenen ABD bazlı JCI akreditasyona sahip bulunuyor. Türkiye’de ise JCI akreditasyonuna sahip olan sağlık kuruluşu sayısı 37 olarak dikkati çekiyor. Ayrıca Türkiye’deki sağlık hizmetleri prosedürleri ABD’nin onda bir seviyesinde bulunuyor. -ÖZEL HASTANELER VE SAĞLIK KURULUŞLARI MEMNUN- Devletin sağlık turizmine el atmasının son derece önemli bir gelişme olduğunu kaydeden özel hastaneler ve sağlık kuruluşları temsilcileri, bir an önce yapılacak yasal düzenlemeler ve mevzuatlarla Türkiye’nin bu konuda söz sahibi olacağını dile getirdi.
Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Genel Koordinatörü Dr. Filiz Çevirme, Sağlık Bakanlığı’nın yapacağı çalışmalarla, sunulacak hizmetlerin kalite ve fiyatlarında bir standart oluşturması gerektiğini kaydederek, hem özel hem de devlet kuruluşlarının işbirliğinde sağlık turizmi politikasının belirlenmesini istedi. Dr. Çevirme, Türkiye’nin sağlık alanında teknolojik alt yapısı ve doktorları ile Avrupa standartlarının üzerinde olduğuna vurgu yaparak, ”Yasal düzenlemelerle bu alanda yapılan yatırımlar desteklenir ve ihtiyaç duyulan tanıtımlar yurt dışında iyi bir şekilde yapılırsa Türkiye önemli bir güç elde eder” dedi. Türkiye Kaplıca Talasso ve Kür Merkezleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Zeki Karagülle ise kuralan yeni birimin özel sektör ile ilgili devlet birimleri arasında çok iyi bir koordinasyon sağlayacağı inancını dile getirerek, böyle bir yapının oluşmasından dolayı memnun olduğunu kaydetti. Sadece termal sağlık turizmi için geçen yıl orta ve kuzey Avrupa ile komşu ülkelerden 300 binden fazla yabancı turistin Türkiye’ye geldiğini ve her birinin en az 2 bin dolar para bıraktığını aktaran Prof. Dr. Karagülle, Sağlık Bakanlığı koordinesinde yapılacak çalışmalar ile bu rakamın kısa sürede 1 milyonun üzerine çıkacağını kaydetti. Prof. Dr. Karagülle, sağlık turizmi konusunda faaliyet gösteren tesisler için de çeşitli standartlar ve kalite ölçütlerinin belirlenmesini isteyerek, ayrıca bu alanda hizmet verecek personelin de özel eğitim görmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Anadolu Haber Ajansı Hamdi Çelikbaş